Son dönemde İzmir siyasetinin parlayan isimlerinin başında şüphesiz CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat geliyor. Örgütün içinden gelen Polat çalışkanlığı ile kendi partililerinin olduğu kadar farklı partilere gönül verenlerin de sempatisini topluyor.
"Kitabın ortasından konuşuyor" derler ya tam da öyle bir yapısı var Mahir Polat'ın. Doğrularını evirip çevirmeden söyleyip geçiyor. Polat partisi içinde yaşanan tartışmalarda da yanlış gördüğüne "Hadi ordan" demekten geri durmuyor. Bu durum en çok kral soytarılarının ve koltuğunda emaneten oturanların zoruna gidiyor olsa gerek.
Bu tarzını itici bulanlar da var, mertlik sayanlar da. Bir siyasetçi doğru bildiği her şeyi dile getirmeli mi? Soruyu bir de şöyle soralım: “Görevi halka doğruları anlatmak olan siyasetçi neden doğruları söylemekten çekinir?”
Cevap basit aslında: Heybesi rantla, kirli iliskilerle, adam satmalarla, dansöz figürleriyle dolu olan siyasetçi konuşmaktan da çekinir. Güç sahibinin karşısında iki büklüm olur. Gücü elinde tutanlar için ideal siyasetçi figürü de kirli siyasetçilerdir. Sürekli kontrol altında tutulabilirler. Halkın çıkarı değil kendi ikballerine odaklanırlar. Çocukları işe girer, yakınları ihya olur, ihalelerin biri gider biri gelir... Ne karşılığında? “Susması ve suça ortak olması karşılığında.”
Bu taraklarda bezi olmayan siyasetçilerse pek sevilmez siyasi erkler tarafından. Çamur atsalar izi bile kalmaz. Çamur atmaya niyetlenen de çamurun kendisidir. En sonunda çamurunda boğulur ve yok olur.
Sadece milletvekillerini değil, meclis üyelerini de böyle değerlendirmek gerekiyor. Belediyesinde yapılan yanlışlara, partisinin kapalı grup toplantılarında kaç meclis üyesi itiraz ediyor? İki komisyonda fazla yer alıp şirket yönetimlerinde girmek için gözlerini kör, kulaklarını sağır eden kaç meclis üyesi var? Ya da farklı partiden olan belediye başkanıyla arasından su sızmayanlara ne demeli? En çok bunlar omurgadan, duruştan bahsedip çamur atana yaltakçılık yaparlar. İlçe belediyesinde muhalif olduğu başkanla kentin rantına ortak olur, kameraların önünde hak savunucusu kesilir. Bir internet haber sitesi alıp çamurlarını yaymayı da marifet sayarlar. Kendi çirkinlikleri görülmesin diye mi yapıyorlar bunu, bilinmez. Ama çamurun içinde helak olduklarını yedi cihan bilir.
Konu nerden nereye geldi... Belki de tam da olması gereken yere geldi. Çünkü konumuz Mahir Polat güzellemesi yapmak değil, dürüst olmak, ilkeli siyasetçi olmak... Gerektiğinde "Kral çıplak " diyebilmek; bunu diyemiyorsan diyene sahip çıkmak! Bugün Mahir Polat'ı yalnız bırakanları kazıyın, altından genel seçimi satanlar çıkacaktır...
Siyaset yapanların, kendi doğrularını söylemeleri bu işin doğrusudur,aktif siyaset yaptığım dönemlerde yüzlerce kişiye senin doğrun nedir ve doğrunu niye söylemiyorsun dediğimi hatırlıyorum,ideolojisi yüksek siyasetlere ihtiyaç var.