Dün birçok haber sitesinde ve gazetede yer alan haberlerdeki İYİ Parti'nin İzmir adayı olarak açıklanan Ümit Özlale'nin açıklamaları ilginçti. Hatırlayacaksınız İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bütün Türkiye'de yerel seçimlere kendi adayları ile seçime gireceklerini söylemiş, ardından İzmir'e gelerek sadece Yardımcısı olan İzmir Milletvekili Ümit Özlale ismini İzmir adayı olarak açıklamıştı. Bu açıklamaya rağmenÖzlale'nin açıklamalarının yeraldığı dünkü haberlerdeki tehdit içeren ifadelerle gündeme gelmek hem bir çok soru işaretini de beraberinde getirdi hem de "İYİ Parti'nin olası pazarlık hamleleri"ni de ifşa etmiş oldu.
Özlale'nin, partisinin Genel Başkanı'nın açıklamasını yere düşüren bu tehditvari açıklaması, bütün siyasi hesapları da alt üst etti. Hesapları alt üst etmek şöyle dursun aynı zamanda "6'lı Masanın en itibarlı duruşunu sergileme" rolünü üstlenmeye çalışan Akşener'i de itibarsızlaştırdı. Bir genel başkan yardımcısının, genel başkanının kendi ismimi açıklamasına rağmen bu ifadelerle kamuoyunun gündemine getirmesi siyaseten izahı zor bir durum.
Bu açıklamanın altından bir çok senaryo üretilebilir. İttifaklara ve olası adaylara dönük papatya falları bakılabilir, gerçekleşecek yerel seçimlerde İYİ Parti'nin nasıl bir misyon üstlenmeye soyunduğu tartışılabilir... Gerçi bu açıklamaların ardından bir haftamızı ayırsak çıkamayız işin içinden. Neden derseniz; bir partinin adayı, üstelik milletvekili ve genel başkan yardımcısı bu ifadelerle kendini korumaya almaya çalışıyorsa üretilecek her senaryonun da bir geçerliliği var demektir.
Mesela CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, İstanbul için Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını dile getirerek ilan etti. İmamoğlu’nun böyle bir açıklama yapması ne anlama gelir? En iyi ihtimalle; "Ben zaten kazanamayacağım. Sandıkta kaybedeceğime başlamadan bütün hikaye bitsin. Genel Başkan da küçük düşsün. Benim siyasetim biterken birilerinin önü açılsın. Elbet bir gün karşılığını alırım..."
Özlale ya siyaseti bilmiyor, ya bir şeyleri ifşa ederek farklı yerlere mesaj gönderiyor. İlginç ve entrikalarla dolu yeni bir seçim dönemi bizi bekliyor. Bir sonraki bölümün heyecanıyla bir çırpıda izlenen diziler gibi geçecek siyaset sahnesinin oyunları. Görelim bakalım...
GönderMe1: Bence İYİ Parti'nin adaylarını erken açıklaması CHP'nin elini rahatlatıyor. Aday gösterilmeyen güçlü figürlere "Bana teklif var. Bakın giderim" diyerek gidebilecekleri güçlü bir alternatif kalmamış oluyor.
GönderMe2: İYİ Parti İzmir'de hafta içi Bayraklı, Gaziemir İlçe, Torbalı, Ödemiş ve Tire İlçe Başkanı yerel seçim adaylığı için istifa etti. Bunun dışında Çiğli, Kemalpaşa, Seferihisar, Bergama, Balçova ve Konak İlçe Başkanlarının istifa etmesi bekleniyor. Bu ilçe başkanlarından Konak ve Tire İlçe Başkanı meclis üyesi olmak için istifa edecek duyumu geldi. Madem İYİ Parti İzmir'de bu kadar güçlü bir ilçe başkanı neden Belediye Başkanlığı değilde meclis üyeliği için istifa eder?
GönderMe3: İYİ Parti'nin Konak adaylığı için Revaylin Bilgin'in adı geçiyor. İlginç olan Revaylin Bilgin milletvekili olmak için ön seçime de girmişti. Birinci bölgeden seçime giren 36 kişi arasında aldığı 183 oy ile 26'ncı olmuş. Aynı bölgede ilk beş Müsavat Dervişoğlu 1562, Öztürk Keskin 1323, Ülkü Doğan 1290, Ali Topçu 1067, Figen Yıldırım 1028 şeklinde sıralanmıştı. Teşkilatın güvenmediği aday olacağı ilçeden bile oy alamayan Revayin Bilgin'in arkasında Konak İlçe Başkanı Coşkun Tatar'ın olduğu hatta Tatar'ın o yüzden meclis üyeliğini düşündüğü parti kulislerinde konuşuluyor. Cidden ilginç işler oluyor İYİ Parti İzmir'de. Bakalım daha neler göreceğiz?
Her çıkışın bir inişi vardır,bunlar da çabuk dibi boylar