Yerel seçim süreci gergin ve çok kötü bir süreçte devam ediyor. Özellikle İzmir’de CHP seçimi kaybetmek için her türlü tavrı sergilerken Ak Parti’de adeta “Valla olmaz. Kazanmayız İzmir sizin olsun” havasında karşı hamle yapıyor. Ak Parti’de İl Başkanı Bilal Saygılı listelere çok fazla müdahil olarak dizayn ederken, CHP’de Şenol Aslanoğlu’na fikir danışan yok. Aslanoğlu o kadar dışarda tutuluyor ki İzmir’de bürolarında oturan politika muhabirleri süreçten ve hamlelerden onan daha çok bilgi sahibi.
İlçe Belediye başkan adayları ve ilçe başkanlarının hazırladığı listeler Ankara’da resmen doğranıyor. Her ne kadar İzmir listelerinden sorumu olarak MYK’ya giren İzmir Milletvekilleri Murat Bakan ve Deniz Yücel görünse de onlardan çok değişim sürecinde Özgür Özel’i yön(eten)lendirenler daha fazla etkili.
Ankara’ya listeyi götüren başkan adayları ve ilçe başkanları CHP Genel Merkezi’nin İl Başkanlıklarına gönderdiği 18 Ocak 2024 tarih 22024/15 sayılı genelgesinde yer alan; “Belediye meclis üyeliği çift sıra adaylarının fermuar yöntemiyle örgüt denetiminde önseçimle belirlenmesi esas olmakla…”kısmına göre listelerini yapmıştı. Özetle 1-3-5-7 sıralarını Genel merkeze bırakıp yapılan listeler Ankara’da kabul görmedi. Fermuar ne hikmetse 8 den sonra başlatıldı ve 2 ve 4’üncü sıralarda talep edildi. Müdahale bunla sınırlı kalmadı elbette. Ardından isimler üzerinde öyle müdahale başladı ki ilçe başkanları ve belediye başkan adayları kendi aralarında yaptıkları mücadeleye pişman olmuş durumdalar.
Gelelim “CHP Genel Merkezi listelere neden bu kadar müdahale ediyor?” sorusunun yanıtına. Öncelikle değişim süreci ile yola çıkan Özgür Özel vitrini değiştirse de Kılıçdaroğlu dönemindeki aktörlerin perde arkasında devam ettiği çok net ortada. Ve bu ekip kulislerde dillendirilen “1 Nisan sonrası Kurultay hazırlığı yapılır” sözlerine karşı hamle üstünlüğü almak derdinde. Belediyeler ve ülkenin içinde olduğu durum göz ardı edilmiş durumda öncelik çok az farkla aldıkları koltuğu kaptırmamak. Yaptıkları atamalarda yaşanan fiyaskoyu kapatmak için Özgür Özel’in ifade ettiği; “İzmir’i 15 gün çalıştım”, “Adaylarımızı yapay zeka ile belirledik” sözleri maalesef durumu kurtarmadı. Hatta tepkiyi daha da büyüttü. Üstüne aday değiştirme hamleleri işi zıvanadan çıkardı. Özgür Özel ve ekibini ilk kurultayda göndermek için parti kulisleri hareketlendi.
İşte bu durumda elde kalan “Fermuar açıklamasını kullanmak” fikri ortaya çıktı. Hatta bu sistem daha da kendileri lehine kullanmak için ilk 8’i belirlemek istiyorlar. Buradaki hedef; Özellikle İzmir gibi kendilerine muhalif olan kentler ve ilçelerde Büyükşehir belediyesi kadrosu denilen bu sıralamalara “Kurultay delegeleri ya da onların işaret ettiği” isimler getirilecek. Hatta siyasi başkanlık makamları da bunlara verilerek olası olağanüstü kurultayda oylar garanti altına alınacak. Olağanüstü kurultaya gidilmese de önümüzdeki delege seçimleri ve kurultay sürecine müdahil olarak önümüzdeki yönetim dönemlerini de garantiye almak.
Atladıkları şey ise vatandaşların CHP’ye yönelik bu yaşanan kavgalardan dolayı umut beslememesi. Hatta güvenmediği için sandığa bile gitmeme yönünde tavır gösterme eğiliminde olduğu. Bu vatandaşı sandığa getirmek için çalışan mevcut yönetimleri budarsanız saha da çalışacak insan bulamazsınız.
GönderMe1: CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu bu sürecin en büyük kaybedenidir. Kendini o koltuğa taşıyan isimleri savunamadığı için atatamadı. Şuanda örgütü ve kendisi ile yol arkadaşlığı yapan il yöneticilerinin hakkını savunamıyor. Listelerin belirlenmesinde “Dış kapının dış mandalından daha vahim durumda” görünüyor.
GönderMe2: Şenol Aslanoğlu’na yapılan muameleye gerekçe “Özgür Özel’i desteklemediği için” iddiası konuşuluyor. Onun hakkını bile İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu sosyal medyasında yaptığı paylaşım ile dile getirip sorguluyor. Oysa yapacağı çok netti; kendisi dışlandığı hatta bizi desteklemedi diye afişe edildiği zaman elini masaya vurup, “Kişilerin değil İzmir’de Cumhuriyet Halk Partisi’ne gönül verenleri ve üyelerinin başkanı olarak buradayım” diyerek istifasını sunsa yada görevden almalarını ifade etseydi İzmir bu kaosu ve kaybedilme tehlikesini yaşamayacaktı.
GönderMe3: Ak Parti’de de durumlar karışık. Listeler değişik bir şekilde hazırlanıyor. İl Başkanı Bilal Saygılı neredeyse bütün ilçelerde müdahil. İlçeler arasında aday kaydırmalar var. Hatta bazı ilçelerden istifa edip Yeniden Refaha geçen meclis üyesi adayları var.
GönderMe4: CHP ve Ak Parti’nin başkan belirleme ve meclis listesi hazırlama süreci bu kadar kötü yönetilince Yeniden Refah Partisi ve Memleket Partisi’ne fırsat doğdu. Listelerde yer bulamayanlar ibreyi bu yöne çevirdi.
GönderMe5: Bu sürecin hayal kırıklığı İYİ Parti oldu. Yavru muhalefet olan parti iktidar ve ana muhalefet bu kadar tartışılırken maalesef umut olamadı. Hatta mevcut gücünü de kaybetti. İzmir’de CHP’den oy alacağı beklenirken bu oyları Zafer Partisi ve TİP’e kaptırıyor.