İstanbul Kongre Merkezinde 29 Kasım Cuma günü düzenlenen TRT World Forum isimli etkinlikte Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın konuşması sırasında İsrail’e ticareti protesto eden 9 kişi gözaltına alınmış, çıkarıldıkları Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklanmışlar, avukatlarının itirazı sonucu da geçen cuma akşamı serbest bırakılmışlardı.Bu kişiler, ''soruşturma sürecinde kötü muameleye maruz kaldıkları'' iddiaları ortaya atıldı.Avukatları İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. İlk gözaltı sırasında Cumhurbaşkanlığı korumalarının, sonra götürüldükleri İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde de görevli müdür ve polis memurlarının, tutuklandıktan sonra da cezaevi görevlilerinin suçlandığı dilekçede, “işkence”, “nitelikli kasten yaralama”, “cinsel taciz”, “hakaret”, "tehdit”, “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” ve “görevi kötüye kullanma” suçlarının işlendiği öne sürüldü.."Fiziksel ve psikolojik şiddet uygulamak, işkencede bulunmak ve tehdit etmek suretiyle müvekkilerin onuruna, manevi bütünlüğüne saldırıda bulunulmuştur" denilen dilekçede, ileri sürülen hukuki aykırılıklar şöyle anlatıldı:-Müvekkiller, söz konusu soruşturmaya konu olay sırasında salon içerisinde, cumhurbaşkanına seslenmeye çalışırken kendisine sert ve orantısız bir şekilde müdahale edilmiş, yere düşürülmüş, sürüklenmiş, her biri önce salon dışına çıkarılmış, ayrı odalara alınmış, burada hakaret edilmiş, ölüm ile tehdit edilmiş ve fiziksel şiddete maruz bırakılmıştır.-Akabinde 9 kişi de aynı yerde toplanmış, burada fiziksel şiddet devam etmiş, 'protesto ne demek, sizin böyle bir hakkınız yok, sağ kaldığınıza şükredin' şeklinde sözler ile psikolojik şiddete uğramış, müvekkillerden Mücahit'in ayağı burkulmuş, yer düşürülmüş, ayağı kalktığında da duvara vurulmuş, kollarında Cumhurbaşkanlığı rozeti olan, sivil elbiseli, erkek bir şahıs hiçbir şey demeden sol gözüne doğru gelecek şekilde yumruk atmış, diğer müvekkil Emre de benzer şekilde fiziksel şiddete uğramış, öldürülmek ile tehdit edilmiş, diz ve bacaklarına sert biçimde vurulmuştur. Bu şekilde emniyete götürülene kadar, işlemlerini yapan kamu görevlileri tarafından fiziksel şiddet görmüş ve kendilerine sinkaflı kelimler ile hakaret edilmiştir.Yaşanan bu şiddete İstanbul Valisi Davut Gül de tanıklık etmiş, ancak ilgili kolluk ya da CB koruma personeline mani olmamıştır. Bu yönü ile sorumluluğu bulunmaktadır. Müvekkiller sağlık raporu alınmak üzere götürüldüğü Bayrampaşa Devlet Hastanesi'nde bu olaya dair şikayetlerini dile getirmiş ve özellikle Mücahit Özel'in gözündeki darp izleri ilk gözaltı tarihi olan 29 Kasım 2024 ve sonraki gün olan 30 Kasım 2024 tarihli raporlarda tespit edilmiştir. Belirtilen doktor raporlar ve olay sebebi ile müvekkillerin cezaevinde bulunduğu sırada artan şikayetlerin tarafımızca görülmesi üzerine hazırlanan tutanaklar ekte sunulmuştur.Emniyet Müdürlüğüne sevk edilen müvekkiller doğrudan müdürlüğün nezarethane katına indirilmiştir. Müvekkiller, nezarethaneye girişleri yapılmadan önce ilk olarak aynı katta bulunan camlı küçük bir odaya alınmışlardır. Odada bulunan 3 kadın polis memuru müvekkillerin başörtülerini ve kabanlarını çıkartmalarını söylemiştir. Üstlerinde tişörtleri ve pantolonları kalan müvekkillerin burada üst araması yapılmış, saçları açılarak aranmış ve ayakkabı bağcıkları alınmıştır. Devamında nezarethane bölümüne girişi yapılan müvekkiller burada bir bölümü perde ile kapatılmış küçük bir odaya teker teker alınmıştır.Küçük oda içerisinde... bir kadın polis memuru müvekkillerin kıyafetlerini tamamen çıkarmalarını söylemiştir. Vücutlarının belden aşağı kısımlarında tayt ve külotlu çorapları kalacak şekilde, vücutlarının üst kısmında ise yalnızca iç çamaşırları kalacak şekilde kıyafetleri çıkartılan müvekkillere dokunmak suretiyle üst araması yapılmaya başlanmıştır. İlgili polis memuru müvekkillerin alt ve üst iç çamaşırlarının içerisine iki elini birden sokmak ve gezdirmek suretiyle dokunarak arama işlemi gerçekleştirmiştir. Müvekkiller ısrarla bu uygulamaya itiraz etmiş fakat ilgili polis memurunun aşağılayıcı, onur kırıcı sözlerine maruz kalan müvekkillerin itirazları karşılıksız bırakılarak zorla çıplak arama işlemi yapılmıştır.Hukuka aykırı şekilde yapılan çıplak arama işlemi sonrası nezarethaneye yerleştirilen müvekkiller 3 (üç) gün boyunca tutuldukları nezarethanede temel hijyen malzemelerine erişememişlerdir."Abdest almak isteyen müvekkillere birçok kez lavabo izni verilmemiştir"İbadetlerini yerine getirmek amacıyla abdest almak isteyen müvekkillere birçok kez lavabo izni verilmemiştir. Gözaltına alınan müvekkiller arasında bulunan stajyer avukat Mürüvvet Sena Eliküçük, ibadet haklarının din ve vicdan özgürlüğü kapsamında olduğunu, abdest alınmasına izin verilmemesinin açıkça hak ihlali olduğunu belirtmiş fakat itirazları karşılıksız kalmıştır.
GÜNDEM
Yayınlanma: 09 Aralık 2024 - 15:41
Erdoğan'ı protesto eden gençler suç duyurusunda bulundu!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmacı olduğu TRT World Forum etkinliğinde İsrail'e ticaretin tamamen kesilmesi yönünde protesto eylemi yaptıkları için bir süre tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen 7'si kadın 9 kişinin avukatları, ''çıplak arama ve kötü muamele'' iddialarıyla suç duyurusunda bulundu.
GÜNDEM
09 Aralık 2024 - 15:41