SILA ARABACIOĞLU- GERÇEK HABERCİ- Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, “Her gün 13 milyar insanı doyurabilecek gıda üretilirken her 9 insandan 1‘inin açlık çekiyor” dedi.
29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü nedeniyle açıklamada bulunan Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, gıdaların israf edilmemesi konusunda çağrı yaparak, “Her gün 13 milyar insanı doyurabilecek gıda üretilirken her 9 insandan 1‘inin açlık çektiğini, 1,8 milyar insanın kronik açlık çektiğini ve sayıların gün geçtikçe arttığını, çöpe atılan gıdanın bugün dünya çapında yetersiz beslenen yaklaşık 842 milyon insana yetecek miktarda olduğunu unutmadan gıda alışverişi ve tüketimi yaparsak gıda atıklarında azalma sağlayabiliriz. Bireysel bilincin artması amacıyla ilkokul ve ortaokul seviyesinde öğrencilere, tüketim alışkanlıklarının belirlenmesine yönelik eğitimler düzenlenmesi gerekmektedir” açıklamasını yaptı.
“Dünya nüfusu 2050‘de 9,6 milyara ulaşabilir”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (BM-FAO), gıda israfı sorununa dikkat çekmek için 29 Eylül`ü Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü ilan ettiğini paylaşan Toprak, FAO’nun raporunu aktardı. Toprak, dünya nüfusunun 2050’de 9,6 milyara ulaşması beklendiğine dikkat çekerek, “Türkiye‘ye ilişkin nüfus beklentisi ise yaklaşık 95 milyon olarak öngörülmektedir. 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 70’inden fazlasının kentsel alanlarda yaşayacağı tahmin edilmektedir. Kentleşme, yaşam tarzlarına ve tüketim kalıplarına da değişiklikler getirecektir. Kentsel nüfusun payı giderek artarken, kırsal alanlar oldukça uzun bir süre için yoksul ve aç çoğunluğa ev sahipliği yapacaktır” sözlerine yer verdi.
“1,5 milyar ton gıda atık ya da kayıp olmaktadır”
Toprak, üretilen gıdanın 1’de 3`ü yaklaşık 1,5 milyar ton atık ya da kayıp olduğuna dikkat çekerek, “Tüketilen gıdanın yüzde 50‘si olan 300 milyon ton gıda maddesi ise çöpe atılmaktadır. Çöp olan gıdanın çevresel maliyetleri üretici fiyatları ile 750 milyar ABD dolarına, tüketici fiyatları ile 1 trilyon dolara, yani Türkiye ve İsviçre`nin 2011 yılındaki gayri safi yurtiçi hasılalarının toplamına ulaşmaktadır. Üstelik buna sosyal maliyetler dâhil değildir” ifadelerini kullandı.
“Bu üretim de çevreyi koruma bilinciyle iç içe olmalıdır”
2021 BM Gıda İsrafı Endeksi Raporu‘nu aktaran Toprak, Türkiye‘de her yıl kişi başına 93 kilogram, toplamda ise 7,7 milyon ton yiyecek çöpe atıldığını söyledi ve şunları ekledi:
“Bu verilere göre ülkemiz Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Meksika’nın ardından üçüncü sırada yer almaktadır. Gıda israfına neden olan tüketici davranışlarına baktığımızda; ihtiyaç fazlası veya gereksiz ürün alınması sonucu gıdanın bozulması, tavsiye edilen tüketim tarihi ve son tüketim tarihi arasındaki farkın bilinmemesi nedeniyle tüketilmesinde sakınca olmayan gıdaların atılması, gıdaların uygun olmayan koşullarda saklanması, tüketilecek miktardan fazla yemeğin pişirilmesi ve tüketilmemesi gibi örnekler verilebilir. Gıda ve tarım sektörü, tüketicilerin oluşturduğu talebe göre yönelim sağlar. Bundan dolayı bilinçli tüketici gıda zincirinin en önemli halkasıdır. Bireysel yönelimler değiştikçe sektör de beklentilere yönelik üretim yapacaktır. Bu üretim de çevreyi koruma bilinciyle iç içe olmalıdır.”
Atıkları önlemek için neler yapılabilir?
Toprak gıda kaybını önlemek için yapılması gerekenlerin altını çizerek, “Otel, restoran, kantin ve yemekhaneler gibi toplu tüketimin yapıldığı yerlerde kişinin gereksinimi kadar gıdanın alınması ve tüketilmesi konusunda bilgilendirici uyarılar yapılmalı, gıda süsleme amaçlı ve aşırı tüketimi özendirici uygulamalardan kaçınılmalıdır. Bu amaçla yasal düzenlemeler yanında denetimler artırılmalı, kamu spotları şeklinde bilgilendirmeler de yapılmalıdır. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin önüne geçebilmek için gıda atıklarının en az yüzde 50 oranında azaltılması gerekmektedir. Gıda atığı sorununu ortadan kaldırmamız için üretim, depolama, taşıma ve paketleme ile etiketlemeden oluşan tüm gıda zincirini etkileyen düzenlemelerin güncellenmesine ihtiyacımız var. Sıfır atıklı bir gıda zinciri oluşturmak için hem yasaları hem de sektörün iş yapış biçimlerini değiştirmek gerekmektedir” görüşünü aktardı.
“Kooperatifleşme desteklenmelidir”
Gıda kayıpları ve atıklarını minimuma indirebilmek için Aile Çiftçiliği ve Kooperatifleşme desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Toprak, Tarım ve Orman Bakanlığı çiftçilerimizi bilinçli tarım konusunda Ziraat Mühendisleri ve Veteriner Hekimleri istihdam ederek bilgilendirmesi gerektiğini söyledi. Özel sektör gıda işleme sırasında Gıda Mühendislerinin bilgi ve birikimlerinden faydalanması gerektiğini söyleyen Toprak, şunları söyledi:
“Yine, Tarım ve Orman Bakanlığı, Gıda Mühendislerini istihdam ederek denetimleri sıklaştırmalı, gıda güvenliğini ve halk sağlığını güvence altına almalıdır. Tarımsal üretim teknolojileri ve yönetim tekniklerini geliştirmek için araştırma ve altyapı yatırımlarını arttırmak, tarım emekçilerine doğru teşvikleri vermek, su yönetimi ve gübre kullanımı konusunda daha iyi düzenlemelerin hayata geçirmek zorunludur.”
29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü nedeniyle açıklamada bulunan Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, gıdaların israf edilmemesi konusunda çağrı yaparak, “Her gün 13 milyar insanı doyurabilecek gıda üretilirken her 9 insandan 1‘inin açlık çektiğini, 1,8 milyar insanın kronik açlık çektiğini ve sayıların gün geçtikçe arttığını, çöpe atılan gıdanın bugün dünya çapında yetersiz beslenen yaklaşık 842 milyon insana yetecek miktarda olduğunu unutmadan gıda alışverişi ve tüketimi yaparsak gıda atıklarında azalma sağlayabiliriz. Bireysel bilincin artması amacıyla ilkokul ve ortaokul seviyesinde öğrencilere, tüketim alışkanlıklarının belirlenmesine yönelik eğitimler düzenlenmesi gerekmektedir” açıklamasını yaptı.
“Dünya nüfusu 2050‘de 9,6 milyara ulaşabilir”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (BM-FAO), gıda israfı sorununa dikkat çekmek için 29 Eylül`ü Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü ilan ettiğini paylaşan Toprak, FAO’nun raporunu aktardı. Toprak, dünya nüfusunun 2050’de 9,6 milyara ulaşması beklendiğine dikkat çekerek, “Türkiye‘ye ilişkin nüfus beklentisi ise yaklaşık 95 milyon olarak öngörülmektedir. 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 70’inden fazlasının kentsel alanlarda yaşayacağı tahmin edilmektedir. Kentleşme, yaşam tarzlarına ve tüketim kalıplarına da değişiklikler getirecektir. Kentsel nüfusun payı giderek artarken, kırsal alanlar oldukça uzun bir süre için yoksul ve aç çoğunluğa ev sahipliği yapacaktır” sözlerine yer verdi.
“1,5 milyar ton gıda atık ya da kayıp olmaktadır”
Toprak, üretilen gıdanın 1’de 3`ü yaklaşık 1,5 milyar ton atık ya da kayıp olduğuna dikkat çekerek, “Tüketilen gıdanın yüzde 50‘si olan 300 milyon ton gıda maddesi ise çöpe atılmaktadır. Çöp olan gıdanın çevresel maliyetleri üretici fiyatları ile 750 milyar ABD dolarına, tüketici fiyatları ile 1 trilyon dolara, yani Türkiye ve İsviçre`nin 2011 yılındaki gayri safi yurtiçi hasılalarının toplamına ulaşmaktadır. Üstelik buna sosyal maliyetler dâhil değildir” ifadelerini kullandı.
“Bu üretim de çevreyi koruma bilinciyle iç içe olmalıdır”
2021 BM Gıda İsrafı Endeksi Raporu‘nu aktaran Toprak, Türkiye‘de her yıl kişi başına 93 kilogram, toplamda ise 7,7 milyon ton yiyecek çöpe atıldığını söyledi ve şunları ekledi:
“Bu verilere göre ülkemiz Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Meksika’nın ardından üçüncü sırada yer almaktadır. Gıda israfına neden olan tüketici davranışlarına baktığımızda; ihtiyaç fazlası veya gereksiz ürün alınması sonucu gıdanın bozulması, tavsiye edilen tüketim tarihi ve son tüketim tarihi arasındaki farkın bilinmemesi nedeniyle tüketilmesinde sakınca olmayan gıdaların atılması, gıdaların uygun olmayan koşullarda saklanması, tüketilecek miktardan fazla yemeğin pişirilmesi ve tüketilmemesi gibi örnekler verilebilir. Gıda ve tarım sektörü, tüketicilerin oluşturduğu talebe göre yönelim sağlar. Bundan dolayı bilinçli tüketici gıda zincirinin en önemli halkasıdır. Bireysel yönelimler değiştikçe sektör de beklentilere yönelik üretim yapacaktır. Bu üretim de çevreyi koruma bilinciyle iç içe olmalıdır.”
Atıkları önlemek için neler yapılabilir?
Toprak gıda kaybını önlemek için yapılması gerekenlerin altını çizerek, “Otel, restoran, kantin ve yemekhaneler gibi toplu tüketimin yapıldığı yerlerde kişinin gereksinimi kadar gıdanın alınması ve tüketilmesi konusunda bilgilendirici uyarılar yapılmalı, gıda süsleme amaçlı ve aşırı tüketimi özendirici uygulamalardan kaçınılmalıdır. Bu amaçla yasal düzenlemeler yanında denetimler artırılmalı, kamu spotları şeklinde bilgilendirmeler de yapılmalıdır. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin önüne geçebilmek için gıda atıklarının en az yüzde 50 oranında azaltılması gerekmektedir. Gıda atığı sorununu ortadan kaldırmamız için üretim, depolama, taşıma ve paketleme ile etiketlemeden oluşan tüm gıda zincirini etkileyen düzenlemelerin güncellenmesine ihtiyacımız var. Sıfır atıklı bir gıda zinciri oluşturmak için hem yasaları hem de sektörün iş yapış biçimlerini değiştirmek gerekmektedir” görüşünü aktardı.
“Kooperatifleşme desteklenmelidir”
Gıda kayıpları ve atıklarını minimuma indirebilmek için Aile Çiftçiliği ve Kooperatifleşme desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Toprak, Tarım ve Orman Bakanlığı çiftçilerimizi bilinçli tarım konusunda Ziraat Mühendisleri ve Veteriner Hekimleri istihdam ederek bilgilendirmesi gerektiğini söyledi. Özel sektör gıda işleme sırasında Gıda Mühendislerinin bilgi ve birikimlerinden faydalanması gerektiğini söyleyen Toprak, şunları söyledi:
“Yine, Tarım ve Orman Bakanlığı, Gıda Mühendislerini istihdam ederek denetimleri sıklaştırmalı, gıda güvenliğini ve halk sağlığını güvence altına almalıdır. Tarımsal üretim teknolojileri ve yönetim tekniklerini geliştirmek için araştırma ve altyapı yatırımlarını arttırmak, tarım emekçilerine doğru teşvikleri vermek, su yönetimi ve gübre kullanımı konusunda daha iyi düzenlemelerin hayata geçirmek zorunludur.”